Ali, kendisi ve arkadaşlarının gözaltına alınmasının şokunu yaşarken, Pusat’ın elini kolunu sallayarak dışarı çıkmasıyla bir şok daha yaşar. Serpil emniyete kamp kurup oğlunu almadan ayrılmayacağını Çetin Müdür’e söyler. Çetin Müdür, Ali ve arkadaşlarını dize getirdiğini düşünüp onları serbest bırakır. Müdür haklı mıdır? Ali zulme boyun eğecek midir? Bu olanlar ikili arasında resmen bir savaş başlatır ve bu savaşın bir cephesi daha vardır: Seher.
Çetin kızı Seher’i Ali’den uzak tutabilecek midir? Çetin’in olduğu gibi kaderin de bu ikili için bir planı vardır. Dekan, Ali ve Seher’e yeni bir görev verir. Bu görev Ali için bir fırsattır ve o tüm engellere rağmen aşkının da peşinden gider. Ama Seher, sevgisi ve mantığı arasında sıkışıp kalmış; Ali’nin gerçekte kim olduğunu anlamaya çalışır. Kaderin planı mı yoksa Çetin’in planı mı kazanacaktır?
Kenan kaybolan silahlarını bulmak için herkesi karşısına almaya, Ali ise olayları çözmeye kararlıdır. Çember daralır ve Ali iki hayat birden yaşamak zorunda kalır. Ali artık gündüz bir şair, gece ise bir Köroğlu’dur. Bu ikili yaşam Seher’le aralarındaki aşkı imkânsıza yaklaştırırken, gündüz ile gece birbirine girmeye başlar.
