General, zeki, belagat ustası ve karizmatik bir liderdir. Uzun boyludur ve sert bir mizacı vardır. Gülerken bile karşısındakini tedirgin edebilir, çünkü biraz sonra ağzından nasıl bir karar çıkacağı hiç belli olmaz. Sakalsız, iyi giyimli olan Townshend ayakkabı ve çizmeleri konusunda takıntılıdır.
Townshend’in hayvan sevgisi meşhur olmakla beraber, bir İngiliz beyefendisi olanın önemini her fırsatta vurgulamayı da ihmal etmez. Özellikle Hintli askerlere karşı büyük bir kibir beslemektedir.
Townshend, kaba kuvvetle, asker sayısı ile değil akılla savaş kazanılacağına inanmaktadır. İyi bir siyasetçidir ancak Irak cephesi onun bu naifliği için fazla ilkeldir. Sanata olan düşkünlüğü bilinmektedir. En büyük hayali İngiliz medeniyetini dünyaya kanla değil refahla tanıtmaktır. Bu yüzden üstleriyle zaman zaman atışmalar yaşamaktadır.
Savaşın cesaretle ve dürüstçe yapılması gerektiğine inanır. Bu savaşta güvendiği tek adam ise Hamilton’dur. Şehrin yönetimi görevine Hamilton’a vermiştir, bu durum çoğu zaman aralarında sert konuşmalara sebep olmaktadır. Ondan tek istediği ‘Üsküplüyü’ yakalamasıdır.
Townshend’in hayvan sevgisi meşhur olmakla beraber, bir İngiliz beyefendisi olanın önemini her fırsatta vurgulamayı da ihmal etmez. Özellikle Hintli askerlere karşı büyük bir kibir beslemektedir.
Townshend, kaba kuvvetle, asker sayısı ile değil akılla savaş kazanılacağına inanmaktadır. İyi bir siyasetçidir ancak Irak cephesi onun bu naifliği için fazla ilkeldir. Sanata olan düşkünlüğü bilinmektedir. En büyük hayali İngiliz medeniyetini dünyaya kanla değil refahla tanıtmaktır. Bu yüzden üstleriyle zaman zaman atışmalar yaşamaktadır.
Savaşın cesaretle ve dürüstçe yapılması gerektiğine inanır. Bu savaşta güvendiği tek adam ise Hamilton’dur. Şehrin yönetimi görevine Hamilton’a vermiştir, bu durum çoğu zaman aralarında sert konuşmalara sebep olmaktadır. Ondan tek istediği ‘Üsküplüyü’ yakalamasıdır.